Bakan Tunç: “İnşallah 2023 Anayasasını milletimizin onayına sunmayı başaracağız.”
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç:
“Arabulucuya gönderilen bu dosyalardan 3 milyon 37 bin 865’i anlaşmayla sonuçlandı.”
“Bir mahkeme yılda 500 dosyaya bakarsa 600 mahkemenin 10 yılda yapacağı işi çözebiliriz.”
“Kimliği olan, yargıya yakışan modern bir adliyeyi yargı dünyamıza kazandıracağız.”
ANKARA – Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, “Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına adım attığımız bu dönemde, umarım 1982 Anayasasını değil, 2023 Anayasasını milletimizin onayına sunabileceğiz” dedi. Bu bize kuruluşunun yüzüncü yılını hatırlatıyor.”
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Ankara Barosu’nun düzenlediği ‘Arabuluculukta Güncel Alanlar Sempozyumu’nda konuştu. Hukuk alanında yapılan reformları anlatarak konuşmasına başlayan Bakan Tunç, yeni anayasa için çalışmaların sürdüğünü söyledi. Konuyla ilgili bilgi veren Bakan Tunç, “Darbecilerin atadığı kurucu meclisin atadığı bir bilim kurulunun hazırladığı bir anayasa ve bu anayasa, onun hazırladığı metni bile beğenmeyen darbecilerin oluşturduğu bir kurucu meclistir. Bilim konseyi ve hatta üzerinde değişiklikler yaptı. Hatta ilişkilerimiz açısından da ilişkimiz anayasa değişikliği yönündedir. Yarın 12 Eylül Anayasası’ndan 2023 Anayasası’na kadar bir sempozyum var. Sayın Cumhurbaşkanımız da katılacak. Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına adım attığımız bu dönemde, Türkiye yüzyılında anayasanın demokratik, katılımcı, çoğulcu, sivil bir anayasa olmasını temenni ediyorum. Milletimizin onayını Anayasa değil, Cumhuriyetimizin yüzüncü yıl dönümünü hatırlatan 2023 Anayasası şeklinde gerçekleştiriyoruz.
Olur. Burada hepimize büyük sorumluluklar düşüyor. Partilerimizin de büyük misyonları var. Umarım Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde tüm siyasi partiler uzlaşarak bu sorumluluğu yerine getirirler. “Burada kim uzlaşmaya yaklaşırsa milletimiz onu takdir edecektir, inşallah milletimize olan borcumuzu yerine getireceğiz ve Türk yüzyılını demokratik bir anayasayla devam ettireceğiz” dedi.
“Arabulucuya gönderilen bu dosyalardan 3 milyon 37 bin 865’i anlaşmayla sonuçlandı.”
Hukuk reformlarının yanı sıra arabuluculuk konusuna da değinen Bakan Tunç, “Birçok hukuk reformu arasında alternatif uyuşmazlık çözüm formüllerinin geliştirilmesi de var. Bunlardan biri de bugün gündeminize aldığınız arabuluculuk sorunudur. Cezai konularda birçok alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemini hayata geçirdik. Özellikle son yasama döneminin ilk yılında bunu yargı paketinde ele aldık. Ceza adaletini sağlayabilecek, iş yükünü azaltabilecek alternatif uyuşmazlık çözüm formüllerini de hayata geçirdik. Yargının uygulaması etkin bir şekilde devam ediyor.Elbette aksaklıklar olur, bunları süreçte yine çözebiliriz.Hukukta arabuluculuk 2013 yılında başladı.2013-2018 yılları arasında gönüllü arabuluculuk olarak devam etti.Rakamlara baktığımızda Arabulucuya toplam 4 milyon 667 bin 454 dosya gitti. Arabulucuya gönderilen bu dosyaların 3 milyon 37 bin 865’i anlaşmayla sonuçlandı, oran yüzde 70 oldu. Şunu diyeceksiniz, sıradan gönüllü arabuluculukta gerekli olan ile gerekli olan arasında ayrım yapmak gerekiyor. Gönüllü arabuluculukta taraflar anlaşmaya daha yakındır. Orada başarı oranı yüzde 99’a kadar çıkıyor. Ancak zorunlu arabuluculukta bu oran yüzde 49 olarak karşımıza çıkıyor. Bu bile değerli bir adımdır. Yani 3 milyon 37 bin 865 belgenin yargıya intikal etmeden arabuluculuk yoluyla sonuçlandırılması hem dava yükünün hafifletilmesi hem de tarafların daha hızlı, daha ucuz, daha hakkaniyetli, daha fazla çözüme ulaşmasını sağlaması açısından çok değerli. barışçıl ve daha dostane bir çözüm. Hesapladığımızda son on yılda 3 milyon belge yılda 300 bine denk geliyor. Yılda 300 bin belge yargıya sunulmuyor. Bir mahkeme yılda 500 belge görse 600 mahkemenin 10 yılda yapacağı işi çözebiliriz. Buradaki başarı oranını arttırmak hepimizin elinde. 1 Eylül itibarıyla kira davalarında zorunlu dava şartı olarak arabuluculuk uygulamasına geçildi. Ortaklığın feshi davanın zorunlu şartı olmaya devam etmektedir. Burada taraflar birbirine çok yakın. Komşular aynı sitede yaşayabilir. Kiracı ve kiralayan aynı binada birlikte de yaşayabilirler. Dolayısıyla bu insanların birbirine düşman olması toplumsal barışı bozan bir durumdur. Arabuluculuk yoluyla bu düşmanlığı bir miktar azaltabiliriz. 1 Eylül’de başlayan bu vakaların bir başarı öyküsü yazılmasını ve toplumsal barışa katkı sağlamasını umuyoruz. Bugün itibarıyla 8 bin 664 başvuru yapıldı. On gün boyunca uzlaşma örnekleri bize geliyor. İlk gün bile anlaşmaya varanlar oldu. Bu oranı ay sonuna doğru göreceğiz” dedi.
“İhale haberini önümüzdeki günlerde vereceğiz.”
Ankara 2 Nolu Baro Başkanı Sabri Işık’ın Ankara Adliyesi için müjdeli haberler beklediğini belirten Bakan Tunç, “Ankara Adliyemiz değerli bir ihtiyaçtır. Şu anda deprem bölgesinde yıkılmış 15 adliye binamız var. Bunlardan 2’si yıkılmış durumda. müstakil adliyelerimiz, diğer 12 hükümet konağı, ağır hasar gördü, yeniden yapılması gerekiyor. Önceliğimiz deprem bölgesindeki adli personelimizin bir an önce yerlerine geri getirilmesi. Çünkü duruşma konteynırda yapılıyor. Gerçekten kabul edilebilir bir konu değil. İnşallah bunları yaparken Ankara Adliyesi’ni de unutmayız. Cumhurbaşkanımızla da konuştuk. İhale süreçlerini başlatacağımızı belirttiler. Projemiz de hazır. Şu anda adliyelerimiz var. Yenimahalle’de 320 bin metrekare arsa üzerinde 625 bin metrekare kapalı alana sahip Ankara’da, hukukçularımıza ve yargı dünyamıza çağdaş kimliğe sahip, yargıya yakışır bir adliye binası tek çatı altında kazandırılacak. . “İnşallah. Önümüzdeki günlerde ihale haberini vereceğiz” dedi.
